Okuma Süresi: 12 Dakika

Haciz ve İflasta Sıra Cetveli ve Sıra Cetveline İtiraz

Yazarlar: EMEL YALÇIN, ADEM BURAK YILMAZ, İHSAN ÖZDİL
Haciz ve İflasta Sıra Cetveli ve Sıra Cetveline İtiraz

Haciz ve iflas süreçlerindeki en kritik aşamalardan biri olan sıra cetveli, alacaklıların alacaklarını tahsil etme sırasını belirleyen temel bir belgedir. Bu detaylı rehber, haciz ve iflas durumlarında sıra cetvelinin nasıl hazırlandığını, alacaklıların haklarını nasıl koruyacağını ve sıra cetveline itiraz süreçlerini kapsamlı bir şekilde ele almaktadır. Alacaklılar ve borçlular için hayati öneme sahip olan bu süreçler, İcra İflas Kanunu (İİK) çerçevesinde titizlikle yürütülmekte ve her bir adım, alacakların adil bir şekilde tahsil edilmesini sağlamak amacıyla dikkatle takip edilmektedir.

Sıra Cetveli Nedir?

Alacaklı; alacağını tahsil etmek adına başlatmış olduğu icra takibinde, alacağına ulaşılmak adına borçluya ait olan herhangi bir mal varlığını haczetmiş, haczedilen malın cebri satışını sağlamış ve satış kesinleşmiş ise satış bedelinin alacaklıya verilmesi gerekmektedir. Ancak, söz konusu borçlunun, alacaklısının birden fazla olması ve satılan malın bedelinin bütün alacaklılara yetmemesi halinde ilgili bedelden ilk önce kimin nemalandırılacağı İcra İflas Kanunu’na göre hazırlanmış bir cetvel ile belirlenebilecektir. Bu cetvel de “sıra cetveli” olarak adlandırılmaktadır.

Her ne kadar Kanun ve Doktrinde birden fazla alacaklı olması halinde satılan malın bedeli bütün alacaklılara yetmediği durumlarda sıra cetvelinin düzenlenmesi gerektiği açıklanmışsa da uygulamada birden fazla alacaklı olması halinde bedelin tüm alacaklılara yetip yetmediğine bakılmaksızın sıra cetvelinin düzenlendiği görülmektedir.

Sıra cetveli, alacaklıların alacağına kavuşma sırasını belirlemek için kullanılan bir liste veya cetveldir. Çok benzer olmakla birlikte iki temel türü vardır; iflas sıra cetveli ve haciz sıra cetveli.

Her iki sıra cetveli, borçların ve alacakların düzenli bir şekilde ödenmesini sağlamak amacıyla kullanılır. Alacaklılar, bu cetvelleri takip ederek alacaklarını tahsil etme fırsatına sahip olurlar. Sıra cetveli düzenlenmeden ve kesinleşmeden satılan malın bedeli alacaklılara paylaştırılamaz.

Haciz Sıra Cetveli

Sıra cetveli, alacaklılara alacaklarının hangi sırada ve ne oranda ödeneceğini gösterir belgedir. Haciz sıra cetveli, İcra ve İflas Kanunu’nun 140. maddesinde açıklanmış ve akabinde 206. maddeye atıf yapılmıştır. Birden fazla alacaklı varsa ve takibin sonunda borçlunun haczi kabil bütün mal varlığı değerleri paraya çevrildikten sonra elde edilen para bütün alacaklıların alacağını karşılamaya yetmezse, İcra Müdürü alacaklıların sırasını ve alacak miktarını gösteren bir cetvel düzenler.

Birden fazla alacaklı aynı varlığa haciz koymak istediğinde hangi alacaklının öncelikli olduğunu belirlemek için kullanılır. Alacaklıların alacaklarını tahsil etme sırasını belirler. İcra dairesi tarafından hazırlanır ve alacaklılara duyurulur.

Sıra cetveli yapılmadan önce; İcra Müdürü, elde edilen paradan satış ve paylaştırma giderleri gibi tüm alacaklıları ilgilendiren masrafları düşer. Masraflar düşüldükten sonra hangi sıraya göre alacaklılara alacaklarının ödeneceğinin belirlenmesi gerekir. Bu sıra İcra ve İflas Kanunu’nun 206. maddesine göre düzenlenmektedir.

İflas Sıra Cetveli

İflas sıra cetveli, haciz sıra cetvelindeki işlevle aynı olup; alacaklıların, alacaklarını hangi sıra ile ve ne kadarlık bir miktarla tahsil edebileceklerini belirler. Öncelikle, iflas eden kişinin temel borçlarına öncelik verilir, ardından diğer alacaklar sırayla ödenir.

İİK 232. madde uyarınca; alacakların kaydı için, muayyen müracaat süresi geçtikten sonra ve iflas idaresinin seçilmesinden itibaren en geç iki ay içinde İflas İdaresi tarafından İİK 206 ve 207 maddeleri hükümlerine göre alacaklıların sırasını gösteren bir sıra yapılır ve İflas Dairesine bırakılır. İstisna olarak iki (2) aylık belirlenen sürenin bitiminden önce İflas İdaresi tarafından İcra Mahkemesi’ne başvuru yapılması halinde İcra Mahkemesi bir defaya mahsus olmak üzere bu süreyi en çok iki ay daha uzatabilir.

Sıra cetvelinin süresinde düzenlenmemesi halinde İflas Dairesinin durumu İcra Mahkemesi’ne bildirmesi üzerine İflas İdaresinin üyelerinin vazifesine son verilir.

İflas İdaresinin düzenlediği sıra cetvelinde mülkiyet dışındaki istihkak iddiaları ve alacak iddiaları yer alır. Sıra cetvelinde kabul edilmeyen alacaklar ret sebepleri ile birlikte gösterilmelidir. Ayrıca, ipotekli alacağın, ipoteğin iptali veya miktarının tenzili iddiasını takip hakkı; isteyen alacaklıya İİK madde 245 hükmü uyarınca devrolunabilir.

İlginizi Çekebilir: İpoteğin Fekki (Kaldırılması) Davası.

İİK madde 234 uyarınca sıra cetveli iflas idaresi tarafından ilan edilir ve iddiaların tamamı veya bir kısmı reddedilen yahut iddia ettikleri sıraya kabul edilmeyen alacaklılara doğrudan doğruya tebliğ edilir.

İflas Hukuku‘nda cüzi icradan farklı olarak sıra cetvelinin düzenlenmesi zorunludur.

İflas Hukuku’nda düzenlenen sıra cetvelinde cüzi icradaki sıralardan küçük farklılıklar bulunmaktadır. Sıraya dair açıklamalarda bu husus detaylı açıklanacaktır.

Haciz ve İflas: Sıra Cetvelindeki Bazı Temel Farklılıklar

  • Haciz Sıra Cetveli
    • Birden fazla alacaklı olması durumunda tüm alacaklıların alacağı karşılanamadığı durumlarda düzenlenir.
    • Sıra cetvelini icra dairesi düzenler.
    • Satıştan sonra düzenlenir.
    • Belirli bir malvarlığı cebri icra yolu ile satıldığında uygulanır.
  • İflas Sıra Cetveli
    • İflas tasfiyesinde sıra cetveli daima düzenlenir.
    • Sıra cetvelini iflas idaresi düzenler.
    • Satıştan önce düzenlenir.
    • İflas sıra cetveli iflas eden bir kişi veya şirketin tüm alacaklarını kapsar.

İflas ve Haciz İçin Birlikte Düzenlenen İİK 206 Maddesi Gereğince Sıra Cetvelinde Sıralar

Sıra cetveli yapılmadan önce İcra Müdürü, elde edilen paradan satış ve paylaştırma giderleri gibi tüm alacaklıları ilgilendiren masrafları düşer. Masraflar düşüldükten sonra hangi sıraya göre alacaklılara alacaklarının ödeneceğinin belirlenmesi gerekir.

Bir önceki sırada bulunan alacaklı veya alacaklılar alacaklarını tamamen almadıkça, sonra gelen sıraya ödeme yapılmaz. Ancak, aynı sıradaki alacaklılar eşit hakka sahiptirler.

İİK’nın 206. Maddesi uyarınca düzenlenecek sıra cetveli sırası şu şekildedir;

1. Sıra: Rehinli Alacaklar

Rehinli alacaklar” bir borçlunun belirli bir varlık üzerinde bir hak veya güvence sağlamak amacıyla borcunu teminat altına aldığı durumu ifade eder. Bu durum, genellikle bir ipotek veya rehin anlaşması yoluyla gerçekleşir. Borçlunun, alacaklıya olan borcunu yerine getirememesi durumunda, alacaklı rehin/ipotek edilen malı satarak borcunu tahsil edebilir. Rehinli alacaklar, alacaklıya belirli bir güvence sağlayarak borçlunun ödeme taahhütlerini yerine getirmesini sağlar. Bu durum, finansal krediler, ipotek kredileri veya diğer borçlanma araçları gibi çeşitli finansal anlaşmalarda karşımıza çıkabilir. İpotek veya rehinli alacaklar, borçlunun taahhütlerini yerine getirmemesi durumunda alacaklının teminat olarak belirlenen varlığı kullanabilmesine olanak tanır.

İlginizi Çekebilir: Taşınmaz Rehni Nedir?

2. Sıra: Devletin, Gümrük Resmi ve Akar Vergisi Gibi Bir Malın Aynından Kaynaklanan Resim ve Vergi Alacağı

Amme alacaklarına, öncelik hakkı veren 6183 Sayılı Kanunun 21’inci maddesi hükmü ile üçüncü şahıslar tarafından haczedilen mallar paraya çevrilmeden önce o mal üzerine amme alacağı için de haciz konulduğunda satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağına ilişkin düzenlemeler yapılmış; borçlunun iflası, mirasın reddi ve terekenin resmi tasfiyeye tabi tutulması hallerinde amme alacağının sırası belirlenmiştir. Madde hükmüne göre; üçünü şahıslar tarafından yapılan hacizlerde, paraya çevrilinceye kadar o mal üzerine amme alacağı için de haciz konulursa, satış bedelinin garameten (oranlı) paylaştırılacağı düzenlenmiştir. Burada önemli olan husus; haciz tamamlanmış olsa bile satış yapılmış ve paranın tahsil edilmiş olmaması gerekir. Aksi halde, amme alacağının hacze iştiraki mümkün değildir. Genel bütçeye gelir kaydedilen vergi, resim, harç ile vergi cezaları ve bunlara bağlı zam ve faizler için tatbik edilen hacizlerde, 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanununun 268 inci maddesinde yazılı “Rehinden önce ihtiyatî veya icrai haciz bulunması hâlinde âmme alacağı dahil hiçbir haciz rehinden önceki hacze iştirak edemez” hükmü uygulanmaz. Maddede yazılı imtiyaz, sadece genel bütçe gelirleri olarak kaydedilen vergi, resim, harç ve vergi cezalarına tanınmıştır. Örneğin; Maliye Bakanlığı’na bağlı Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nce tahsil edilen ecrimisil gelirleri genel bütçe içerisinde yer alan gelirlerden olmasına karşın bu imtiyazdan yararlanamaz. Rehinli alacaklıların hakları mahfuzdur. Ancak, gümrük resmi, bina ve arazi vergisi gibi eşya ve gayrimenkulün aynından doğan amme alacakları o eşya ve gayrimenkul bedelinden tahsilinde rehinli alacaklardan evvel gelir.

3. Sıra: İmtiyazlı Alacaklar

Olmak üzere dört (4) gruba ayrılır. Grup içerisindeki sıra ise aşağıdaki şekildedir.

Birinci Sıra

A) İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflasın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflas nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları.

İlginizi Çekebilir: İş Hukukunda Tazminat Türleri Nelerdir?

B) İşverenlerin işçiler için yardım maksadıyla, tüzel kişilik kazanmış bulunan tesislere veya derneklere olan borçları.

C) İflasın açılmasından önceki son bir yıl içinde tahakkuk etmiş olan ve nakden iflası gereken Aile Hukuku‘ndan doğan her türlü nafaka alacakları.

İlginizi Çekebilir:

İkinci Sıra

Velayet ve vesayet nedeniyle malları borçlunun idaresine bırakılan kimselerin bu ilişki nedeniyle doğmuş olan tüm alacakları (ancak, bu alacaklar; iflâs, vesayet veya velâyetin devam ettiği müddet yahut bunların bitmesini takip eden yıl içinde açılırsa imtiyazlı alacak olarak kabul olunur. Bir davanın veya takibin devam ettiği müddet hesaba katılmaz).

Üçüncü Sıra

Özel kanunlar gereği imtiyazlı olduğu kabul edilen alacaklar (SGK’nın alacağı gibi TMSF’nin alacağı gibi).

4. Sıra: İmtiyasız Alacaklar

İmtiyazsız alacaklar bu gruba giren alacaklara adi alacaklar denir. Devletin malın aynından kaynaklanan amme alacakları dışındaki diğer amme alacakları da bu gruba girmektedir (imtiyazsız alacaklılar için düzenlenen sıra cetvelinde ilk hacze iştirak eden alacaklılar aynı sırada yer alırlar. Aynı sıradaki alacaklılar ise eşit hakka sahiptirler ve bu kişilere alacakları oranında ödeme yapılır). İmtiyazsız alacaklarda İİK 100’de düzenlenen hacze iştirak müessesesi bulunmaktadır. Şöyle ki; bütün alacaklıların imtiyazsız alacak olması durumunda veyahut diğer öncelikli sıraların kendi alacaklarını tamamladıkları ve herhangi bir bakiyenin imtiyazsız alacaklara kalması durumunda bu bakiyenin de paylaştırılma usulü İİK madde 100’de açıklanmıştır. Hacze iştirakte haciz tarihi önem arz etmektedir. İlk haciz koyduran ilgili bakiyeden ilk nemalandırılacak alacaklıdır ve bu alacağın tamamı ödendikten sonra ancak ileri tarihli haciz alacaklılarına ödeme yapılabilir. İlgili mala haciz koyulan tarih burada sırayla ödenecektir garameten oransal eşitlik hacze iştirakte mümkün değildir.

  • Hazırlanan sıra cetveli, ilan edilir. Satılan malın taşınmaz olması halinde sıra cetveli, tapu sicilindeki ilgililere, bir başka ifadeyle taşınmaz üzerindeki hak sahiplerine ayrıca tebliğ edilir.
  • Kanun’un 206. maddesince düzenlenecek olan sıra cetvelinde yer alan sıralar arasındaki ilişki bakımından iki temel kural vardır.
    • Bunlardan ilki bir üst sıradaki alacaklar tamamen ödenmedikçe bir alt sıradaki alacaklar için pay ayrılmaz.
    • İkincisi, aynı sırada birden fazla alacaklı varsa bunlar arasında eşitlik prensibi geçerlidir. Ancak, bu eşitlik prensibi ile kastedilen miktar bakımından eşitlik değil garameten eşitliktir (hacze iştirak istisna olarak düzenlenmiştir). Garameten eşitlik (oransal eşitlik) ile kastedilen paranın alacağa orantılı olarak paylaştırılmasıdır. Örneğin; aynı sırada yer alan iki alacaklıdan birinin alacağı 20.000 TL diğerinin alacağı da 40.000 TL ise o sıraya kalan miktarın 6.000 TL olması durumunda 4.000 TL’si alacağı daha fazla olan 40.000 TL’lik alacaklı, 2.000 TL’si ise alacağı düşük olan 20.000 TL’lik alacaklıya ödenir.

Haciz sıra cetveli ve iflas sıra cetveli genel hatlarıyla bu şekilde düzenlenmiştir. Ancak, iflas için bazı farklılıklar bulunmaktadır. Bunlar:

  • İflas halinde bir malın aynından kaynaklanan amme alacakları dışındaki amme alacakları, sıra cetvelinin üçüncü sırasında, özel kanunlardan doğan imtiyazlı alacak olarak yer almaktadır (AATUHK, M.21/3).
  • Bir diğer farklılık olarak addedilecek olursa İflas Hukuku’nda düzenlenen sıra cetvelinde birinci sırada rehin alacaklıları ve ikinci sırada ise devletin gümrük resmi ve akar vergisi gibi muayyen eşya ve akardan alınması lazım gelen vergi alacakları gelmektedir, sonrasında ise bir meblağ kalmış ise 3. sıradaki alacaklılardan önce iflas masrafları ve masa alacakları ödenir.
  • Bir diğer önemli husus da ilk sırada yer alan rehinli alacaklıların birden fazla olması halinde sıra TMK hükümlerine göre belirlenir (TMK M. 870, 946).
Sıra/Açıklama
1- Öncelikle Rehinli Alacaklar: Rehinin satışından elde edilen miktarın karşılığı oranda ödeme yapılır. Birden fazla rehinli alacaklı arasındaki sıra TMK hükümlerine göre belirlenir (TMK M. 870, 946).
2- Eşya ve taşınmazın aynından doğan vergi alacakları, rehinli malın muhafaza ve satış giderleri, gemi alacaklısının hakları, TMK 865, 867’ye göre alacaklar.
3- İmtiyazlı Adi Alacaklar: İşçilik alacakları, Aile Hukuku’ndan doğan nafaka alacakları.
4- İmtiyazlı Adi Alacaklar: Velayet ve vesayet nedeniyle malları borçlunun idaresine bırakılan kimselerin bu ilişki nedeniyle doğan alacakları.
5- İmtiyazlı Adi Alacaklar: Özel kanunlarda imtiyazlı olduğu belirtilen alacaklar. Örneğin; Av.K. 166, Kat Mülkiyet K. 22/3, Türkiye İş Kurumu Alacaklar 35/2.
6- İmtiyazsız Adi Alacaklar

Haciz Sıra Cetveline Karşı Çıkılması

Sıra cetvelinin hukuka uygun olarak düzenlenmemesi durumunda ilgililer şikâyet ve itiraz yoluna başvurabileceklerdir. Bu yollardan birine başvurulması durumunda paraların paylaştırılması başvurunun sonucuna kadar geri bırakılır.

Sıra Cetveline Karşı Şikayet

  • İİK 142. madde uyarınca; İcra Müdürü tarafından sıra cetveli düzenlenirken Takip Hukuku hükümlerine aykırı davranıldığı ve yapılan işlemlerin somut olaya uygun olmadığı iddia ediliyorsa; alacaklılar sıra cetveline karşı şikâyet yoluna gidebilir.
  • Alacaklının alacağı sıra cetveline hiç alınmamış veya alınmış olmakla birlikte bulunduğu sıra doğru değilse, bu durumda da alacaklı sıra cetveline şikâyet yoluna başvurmalıdır.
  • Sıra cetveline karşı şikâyet yoluna başvuru süresi yedi (7) gündür ve şikâyet söz konusu olduğu için görevli merci icra mahkemesidir.
  • Şikâyetin kabulü halinde sıra cetveli yeniden düzenlenir ve ilan edilir. Bu ilan üzerine yeniden şikâyet yoluna ve itiraz yoluna gidilebilir.
  • Şikâyet üzerine İcra Mahkemesi’nin verdiği kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.
  • Sıra cetveline karşı yapılan şikâyetin kabulü üzerine yeniden hazırlanan sıra cetveli, sıra cetvelinde yer alan bütün alacaklılar açısından hüküm ve sonuç doğurur.

Sıra Cetveline İtiraz Davası

  • İtiraz davasının konusu ise sıra cetvelinde başka bir alacaklının alacağının miktarının ya da sırasının yanlış gösterildiğini yahut da böyle bir alacağın mevcut olmadığını iddia eden alacaklı veya alacaklılar sıra cetveline karşı itiraz davası yoluna başvurabilirler.
  • Sıra cetveline itiraz davası, sıra cetvelinin tebliğinden itibaren yedi (7) gün içinde Genel Mahkemelerde açılır ve genel hükümlere göre görülür. Bu dava sonunda verilen hüküm, maddi anlamda kesin hüküm teşkil eder. Bu davada, davacı ve davalı sıra cetvelinde yer alan alacaklılardır.
  • İcra takibi sırasında mükellefiyetler listesine itiraz etme imkânı tanınmasına rağmen bu hakkını kullanmayan alacaklının, söz konusu mükellefiyetler listesine uygun olarak hazırlanan sıra cetveline karşı itiraz davası açma hakkı yoktur.
  • Açılan davayı, davacı kazanırsa sıra cetvelindeki yerine ve alacağının miktarına bakılmaksızın kazanılan kısımdan önce o tatmin edilir. Artan bir bedel olursa; alacağına itiraz edilen alacaklıya verilir, sıra cetvelindeki diğer alacaklılara verilemez. Dolayısıyla, davayı açan kişi sıra cetvelindeki sırasına bakılmaksızın öncelikli hale gelir.
  • Örneğin, 2. sıradaki alacaklı davalı olarak sorunlu sırada yer alan kişi olsun davacı da 4. sırada yer almış olsun eğer ki davayı kazanma durumunda 4. sıradaki alacaklı 3. sıradaki alacaklıları atlayarak alacağına kavuşur. Ancak, davayı açan alacaklı davayı kaybederse, yargılama giderlerine kendisi katlanır.

Sıra Cetveline Karşı İtiraz Davası ve Şikayet Yolunun Farklılıkları

Şikâyetİtiraz Davası
Bir alacaklı kendi sırasına karşı koymak için başvurabilir.Bir alacaklı başka bir alacaklının alacağının miktarına ya da sırasına karşı koymak için başvurabilir.
Bütün ilgililer Takip Hukuku’na ilişkin aykırılıkları ileri sürmek için başvurabilir.Davalı alacağının miktarına veya sırasına itiraz olunan alacaklıdır.
Sıra cetvelinin tebliğinden itibaren yedi (7) gün içinde İcra Mahkemesine başvurulmalıdır.Sıra cetvelinin tebliğinden itibaren yedi (7) gün içinde Genel Mahkemelere başvurulabilir.
Sonuçtan herkes etkilenir.Sonuçtan sadece başvuran etkilenir.

 

Sıra cetveline itiraz ve şikâyete ilişkin Yargıtay 23. HD. 18.01.2016 T. E: 2015/3904, K: Sayılı 186 Kararında özetle değindiği hususlar;

İcra Mahkemesi, sıra cetveline yönelik şikayetleri değerlendirme ve icra müdürüne uygun talimat verme görevine sahiptir. Yeni sıra cetvelinin düzenlenmesinde belirli ilkelere uyulması, alacaklıların sıralamasının tespit edilmesi, hukuka aykırı unsurların belirlenmesi ve İcra Müdürüne talimat verilmesi, İİK’nın 17/2. maddesine dayanmaktadır. Haciz yoluyla takiplerde sıra cetveline itiraz davalarında ise, İİK’nın 235/3. maddesi uyarınca sıra cetvelinin iptali yerine davacıya ödeme yapılması ve artan kısmın varsa davalıya bırakılması gerekmektedir. Haciz yoluyla takiplerde düzenlenen sıra cetveline itiraz davalarında, İİK’nın 235/3. maddesi uyarınca sıra cetvelinin iptaline değil, davacıya ayrılan payın ödenmesine ve varsa artan kısmın davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.

Sıra cetveline şikâyet ve itirazda görevli mahkemeye ilişkin 23. HD. 20.02.2017 T. E: 2016/6370, K: 502 Sayılı Yargıtay Kararında özetle değindiği hususlar;

Sıra cetveline itiraz ve şikâyet aynı davada dile getirildiğinde, görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup; önce sıraya yönelik şikayeti çözecek ve ardından esasa yönelik itirazı sonuca bağlayacaktır. Ancak, davaların ayrı ayrı açıldığı bir durumda İcra Hukuk Mahkemesi, dosyaları birleştirme veya görevsizlik kararı verme yetkisine sahip değildir. Bu durumda, mahkeme somut uyuşmazlığın sıra cetvelindeki şikayetle ilgili olduğunu göz önünde bulundurmalı ve uyuşmazlığın esasına odaklanarak tarafların delillerini toplayıp bir karar vermelidir. Ancak, mahkemenin yazılı şekilde uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev kapsamında olduğunu kabul etmesi, yanıltıcı bir gerekçe olup; bu nedenle kararın bozulması gerektiğine karar vermiştir.

İflas Sıra Cetveline Karşı Başvuru Yolları

Cüzi icrada olduğu gibi İflas Hukuku’nda da düzenlenen sıra cetveline karşı itiraz ve şikâyet yoluna başvurulması mümkündür.

Sıra Cetveline Karşı Şikayet

  • Sıra cetveli düzenlenirken iflas hukuku kurallarının yanlış uygulanması veya yapılan işlemlerin hadiseye uygun olmaması durumunda, sıra cetvelinin ilanından itibaren yedi (7) gün içerisinde icra mahkemesinde sıra cetveline karşı şikâyet yoluna başvurulabilir.
  • Alacaklılar, müflis ya da mülkiyet dışında istihkak iddia eden kişiler; sıra cetveline karşı şikâyet yoluna gidebilir.
  • Alacaklı kendi sırasının hukuka aykırı tespit edildiği iddiasında ise, alacağının esası ve miktarı ile ilgili bir tartışma da yoksa yedi (7) gün içinde şikâyette bulunmalıdır.
  • Bu haller dışında sıra cetvelinin hatalı hazırlandığı ya da iflas hukuku kurallarına aykırılık bulunduğu, (örneğin; masa alacaklarının sıra cetvelinde yer alması, sıra cetvelinin açık olmaması ya da ilan edilmemesi veya reddedilen alacağın ret sebebinin sıra cetvelinde yer almaması gibi) durumlarda da sıra cetveline karşı şikâyet yoluna gidilmelidir.

Sıra Cetveline Karşı İtiraz Davası

  • Alacağı iflas idaresi tarafından reddedilen ve sıra cetveline alınmayan yahut sıra cetveline alınan başka bir alacaklının alacağına veya sırasına karşı koymak isteyen alacaklının, sıra cetvelinin tebliğinden ya da ilanından itibaren 15 gün içerisinde iflas kararı verilen yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesine sıra cetveline karşı itiraz davası açması gerekir.
  • Genel hükümlere göre görülen bir davadır.
  • İflasta sıra cetveline itiraz davası, iflas alacaklıları veya mülkiyet dışında istihkak iddiasında bulunanlar tarafından açılabilir, müflisin bu davayı açması mümkün değildir.
  • Sıra cetveline itiraz davasında alacaklının ya alacağı kısmen veya tamamen kabul edilmemiştir ya da alacaklı başka bir alacaklının alacağına veya sırasına karşı çıkmak istemektedir.
  • İlk durumda sıra cetveline karşı itiraz davası iflas idaresine karşı kayıt kabul davası olarak açılmaktadır. Bu durumda alacaklının alacağını ispat etmesi gerekir. Dava kazanılırsa sıra cetveli yeniden düzenlenir. Fakat, sıra cetvelinin tekrardan ilanına gerek yoktur.
  • İkinci durumda, bir başka ifadeyle alacaklı diğer bir alacaklının alacağına ya da sırasına itiraz ediyorsa, sıra cetveline karşı itiraz davası itiraz edilen alacaklıya karşı kayıt silme davası olarak açılır. Bu ihtimalde ise davalı kendi alacağının varlığını ispat yükü altındadır. Alacaklı davayı kazanırsa, davalıya ödenmesi gereken paydan, sırasına bakılmaksızın davacı alacaklının alacağı ödenir; geriye para artarsa diğer alacaklılara sıra cetveline göre dağıtılır.
  • Dava basit yargılama usulü ile görülür.
  • İstihkak iddiasının mülkiyetle ilgili olması durumunda başvurulacak yol istihkak davası açmaktır; ancak mülkiyet dışında bir istihkak iddiası söz konusuysa ve bu iddia iflas idaresi tarafından kabul edilmediyse başvurulması gereken yol, sıra cetveline karşı itiraz davası açmaktır.
  • İflas alacaklıları alacaklarını iflas kapanıncaya kadar her zaman bildirebilecek ancak alacaklarını bildirdikleri tarihten önce yapılan işlemlere itiraz edemeyeceklerdir. Alacağını geç bildiren alacaklının alacağı sıra cetveli hazırlandıktan sonra kabul olur ise yeniden bir sıra cetveli düzenlenir. Yeniden düzenlenen sıra cetveline karşı da şikâyet ve itiraz yolu mümkündür ancak bazı farklılıklar mevcuttur. Bu sıra cetvelinde, yalnızca sıra cetveline yeni katılan alacaklının alacağı ile ilgili itiraz veya şikâyete başvurulabilir. İlk düzenlenen sıra cetvelinde yer alan alacaklarla ilgili itiraz veya şikâyet yoluna gidilmesi söz konusu olmaz.

İflasta sıra cetveline şikâyet ve görevli mahkemeye ilişkin 23. HD. 11.09.2012 T. E:2817, K:5004 sayılı Yargıtay Kararında özetle değindiği hususlar;

Şikâyet, iflas sıra cetveline yönelik bir itiraz talebini içermektedir. İcra ve İflas Kanunu’nun 235/1. maddesine göre; iflas sıra cetveline yapılan itirazlar genel olarak Asliye Ticaret Mahkemeleri’nde görülmektedir. Ancak, şikayetçinin sadece kendi sırasına yönelik itirazlarını ileri sürmesi durumunda, İİK’nın 235/son maddeleri gereği husumet İflas İdaresine yönlendirilerek İcra Mahkemesi’nde ifade edilmelidir. Somut olayda, iflas sıra cetvelinde başka bir alacaklının kabul edilen miktar kadar alacağı bulunmaması veya sırasına yönelik itiraz durumuyla karşı karşıyayız. Bu tür itirazlar, alacaklının sırasının terkin edilmesi talebini içermektedir. Dolayısıyla, şikâyetin İcra Mahkemesi’nde değil, İİK’n7ın 235/2. maddesi uyarınca; sırasına itiraz edilen alacaklıya husumet yöneltilerek genel mahkemede ileri sürülmesi gerekmektedir. Ancak, İcra Mahkemesince görevsizlik kararı verilmemesi ve bu hususun gözden kaçırılması nedeniyle kararın, gerekçe hatalı olmasına rağmen, onandığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple, şikayetçi Girişim Varlık Yönetimi A.Ş’nin vekilinin karar düzeltme talebinin kabul edilmesi gereklidir.

İcra sıra cetveli ve İflas Sıra Cetvelinin arasındaki farklılıklara ilişkin 19. HD. 13.10.2005 T. E:4431, K:10001 Sayılı Yargıtay Kararında özetle değindiği hususlar;

Sıra cetveli, İcra ve İflas Kanunu’nun 140. maddesinde genel olarak, iflas durumunda ise 232 ve devamı maddelerinde özel olarak düzenlenmiştir. Hacizde sıra cetveli oluşturulabilmesi için, mahcuz malın satış bedelinin haciz uygulayan alacaklıların alacağını karşılamaması gerekmektedir. İflâsta ise sıra cetveli her durumda düzenlemek zorunludur. Alacaklılar sıra cetveline karşı itirazda bulunabilirler. Hacizde sıra cetveline yapılan itiraz İİK’nun 142. maddesinde, iflas durumunda ise İİK’nun 235. maddesinde düzenlenmiştir. İflâsta sıra cetveline yönelik itiraz davası, uygulamada bir alacağın masaya kaydı için açıldığında “kayıt kabul davası” olarak nitelendirilirken, bir alacağın masadan çıkarılması için açıldığında “kayıt terkini davası” olarak adlandırılmaktadır. Mahkemeye sunulan bir kararda, “sıra cetveline itiraz davası” ifadesinin kullanılmasına rağmen karar içeriğinde “kayıt kabulden bahsedilmesi” mahkeme tarafından bir çelişki olarak değerlendirilmemiş ve karar düzeltme istemi reddedilmiştir.

Sonuç

Haciz ve iflasta sıra cetveli, yukarıda açıklananlar doğrultusunda özetle; alacaklıların, bir nevi cetvel üzerinde hangi sırada yer alacaklarını, sıra cetveli sonucunda alacaklının alacağının ne kadarını alabileceğini gösterir. Alacağına kavuşmada sıra cetvelinin detaylı incelenmesi ve bu sürecin ciddiyetle takip edilmesi önem taşımaktadır.

Zira, hatalı bir sıra cetveli nedeni ile alacağınıza hiç kavuşamama ihtimaliniz söz konusu olabilecektir. Hatalı düzenlenen sıra cetveline yasal süreler içerisinde itiraz edilmesi gerekmektedir. Süreler ve itirazlar ise sıkı şekil şartlarına ve sıkı ispat koşullarına bağlıdır. Bu sebeple, haciz alacaklısı, iflas alacaklısı veya borçlu olmanız halinde uzman bir ekipten yardım almanız ehemmiyetle tavsiye edilir.


İlginizi Çekebilir: Takipsiz İflas Nedir?