Okuma Süresi: 6 Dakika

Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu Nedir?

Yazarlar: ÖZLEM HAYALİOĞLU, ORKUN AKDEMİR, SILA SEVİNMİŞ, İPEK ULUTAŞ
Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu Nedir?

Devlet, kalkınma için yapılacak projeleri bir yandan teşvik ederken, diğer yandan da Anayasa’da belirtilen pozitif yükümlülüklerinden olan “Çevrenin Korunması” yükümlülüğü çerçevesinde; kalkınma için teşvik edilecek projelerin çevreye olan tahribatını engellemekle yükümlüdür. Bu kapsamda, planlanan projelerin çevreye muhtemel zararların belirlenmesi ve tartışılması hususunda gerek çevre halkın gerek konunun uzmanlarının gerekse idarenin ilgili kurum ve kuruluşlarını bir araya gelerek Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu düzenlenmesini sağlaması ve idarenin söz konusu proje hayata geçirilirken bu raporu esas alması gerekmektedir. İşbu yazımızda ÇED Raporunun tanımı, hukuki niteliği ve mevzuat çerçevesinde raporun alınma usulü hakkında bilgi verilecektir.

Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu mevzuatta, gerçekleştirilmesi planlanan projelerin çevreye olabilecek olumlu ve olumsuz etkilerinin belirlenmesinde, olumsuz yöndeki etkilerin önlenmesi ya da çevreye zarar vermeyecek ölçüde en aza indirilmesi için alınacak önlemlerin, seçilen yer ile teknoloji alternatiflerinin belirlenerek değerlendirilmesinde ve projelerin uygulanmasının izlenmesi ve kontrolünde sürdürülecek çalışmaları kapsayan değerlendirmeler şeklinde tanımlanmıştır.

Daha geniş ve kapsamlı bir tanım yapmak gerekirse çevresel etki değerlendirme, çevreyi dolaylı olarak veya doğrudan etkileyebilecek plan ya da proje gibi tekliflerin muhtemel etkilerinin tespiti, zararlarının en düşük seviyeye düşürülmesi, alternatif çözüm yöntemlerinin belirlenmesi amacıyla teklif sahibinin, idarenin, halkın, çeşitli disiplinlerdeki uzmanların katılımıyla yürütülen teknik çalışmalar sonucu, teklifin hayata geçirilip geçirilmemesi konusunda karar verecek olan makamın dikkate alacağı bir değerlendirmenin oluşturulmasını; karardan sonraki aşamada ise faaliyetin izlenmesi ve denetlenmesini sağlayan idari usul ve işlemleri bünyesinde toplayan süreç olarak tanımlanabilir.[1]

Bu anlamıyla çevresel etki değerlendirme raporları, çevre hukukunun temel ilkeleri neticesinde doğmuş, ancak düzenlenme süreci ve neticesi bakımından idari işlem niteliğinde olduğundan idare hukukunun konusuna girmektedir. Nitekim idarenin Anayasa’da tanımlanan pozitif yükümlülüklerinden olan “çevreyi koruma” yükümlülüğü ÇED Raporunun oluşumu ve uygulanmasında kendisini açıkça göstermektedir.

ÇED Raporu Düzenlenmesi Gereken Projeler Hangileridir?

Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin 7. ve 16. maddelerine göre çevresel etki değerlendirmesi raporu alınması gereken projeler; rapor alınması zorunlu olan projeler ve yapılacak değerlendirme neticesinde bakanlık tarafından rapor alması gerektiğine karar verilen projelerdir.

Çevresel Etki Değerlendirmesi raporu alınması zorunlu olan projeler yürürlükteki ÇED Yönetmeliğinin 7. Maddesi uyarınca, yönetmeliğin Ek-1 listesinde bulunan, yapılan değerlendirme neticesinde “ÇED Gereklidir” kararı verilen projeler ile kapsam dışı olarak değerlendirilen ya da kanunen muafiyeti bulunan projelere ilişkin kapasite artırımı ve/veya alan genişletilmesi planlanması halinde mevcut kapasite ve kapasite artış oranı toplamı Ek-1 listesinde belirtilen kapasiteden daha yüksek olan projeler hakkında ÇED Raporu düzenlenmesi zorunludur.

Ek-1 listesinde ÇED raporu alınması zorunlu olan projeler konu bakımından 45 başlık altına alınmıştır. Bunların başlıcaları ise rafineriler, yollar ve havaalanları, hidroelektrik enerji santralleri, hayvan kesim ve yetiştirme tesisleri, madencilik projeleri, çimento fabrikası, 250 oda ve üzeri oteller, rüzgar ve jeotermal enerji santralleridir.

Çevresel Etki Değerlendirmesi raporu alınması yapılacak değerlendirme sonucu belirlenecek projeler ise yönetmeliğin Ek-2 listesinde bulunan projeler ve kapsam dışı olarak değerlendirilen ya da kanunen muafiyeti bulunan projeler ilişkin kapasite artırımı ve/veya alan genişletilmesi planlanması halinde mevcut kapasite ve kapasite artış oranı toplamı Ek-2 listesinde belirtilen kapasiteden daha yüksek olan projeler olarak karşımıza çıkmaktadır.

ÇED Raporu Zorunlu Olan Projelerde Rapor Alma Süreci Nasıl İşler?

Çevresel Etki Değerlendirme Yönetmeliğinin 7. maddesi uyarınca ÇED Raporu alınması zorunlu olan projelerde proje sahibinin, bakanlıkça verilen yetkinlik belgesine sahip kurum veya kuruluşlara yapacağı müracaat vasıtasıyla süreç başlatılır. Bunun üzerine yetkinlik sahibi kurum veya kuruluş tarafından yönetmeliğin Ek-3’ünde yer alan taslak ile başvuruyu Bakanlığa sunar.

Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu Nedir?

Başvuru dosyasının komisyon üyelerine iletilmesinin akabinde çevre halkının yatırım hakkında bilgilendirilmesi ve projeye ilişkin görüş ve önerilerini almak üzere; Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar ve proje sahibinin katılımı ile Bakanlıkça belirlenen tarihte, projeden en çok etkilenmesi beklenen ilgili halkın kolaylıkla ulaşabileceği merkezi bir yerde ve saatte halkın bilgilendirilmesi ve sürece katılımı toplantısı düzenlenir.

Sonrasında komisyon üyesi kurum/kuruluşların görüş ve önerileri ile halktan gelen görüş ve öneriler doğrultusunda Bakanlıkça ÇED raporu özel formatı hazırlanır. Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar özel formatın veriliş tarihinden itibaren 12 ay içinde ÇED raporunu Bakanlığa sunmakla yükümlüdür. Talep edilmesi durumunda 6 ay ek süre verilir. Bu süre içinde ÇED raporu sunulmaz ise ÇED süreci sonlandırılır.

Akabinde Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar tarafından süresi içerisinde hazırlanan ÇED raporu Bakanlığa sunulur. ÇED raporunun özel formatına uygunluğu ve belirlenen çalışma grubunda yer alması gereken meslek uzmanlarınca hazırlanıp hazırlanmadığı hakkındaki inceleme Bakanlık tarafından 7 iş günü içinde sonuçlandırılır. ÇED raporunun özel formatına uygun olmadığı ve/veya belirlenen çalışma grubunca hazırlanmadığının anlaşılması halinde ÇED raporu iade edilir. İade edilen ÇED raporunun eksiklikleri tamamlanarak 30 takvim günü içerisinde Bakanlığa sunulması gerekmektedir.

Bakanlıkça verilen özel formata uygun hazırlandığı tespit edilen ÇED raporu hakkında görüşlerinin alınması amacıyla komisyon üyelerine gönderilir. Proje ile ilgili inceleme değerlendirme sürecinin başladığı ve ÇED raporunun halkın görüşüne açıldığı, Bakanlık ve il müdürlüğü tarafından internet sayfasından ilan edilir. Ayrıca, askıda ilan veya anons yoluyla da halka duyurulur. İlgililer, ÇED raporunu ilan edilmesinden itibaren rapor hakkında görüş ve önerilerini Bakanlığa veya il müdürlüğüne bildirebilirler. İl müdürlüğüne bildirilen görüşler Bakanlığa iletilir. Bu görüşler komisyon tarafından dikkate alınır ve Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar tarafından son şekli verilen ÇED raporuna yansıtılır.

Komisyon tarafından incelenerek son şekli verilen ÇED raporu, halkın görüş ve önerilerini almak üzere, Bakanlık ve/veya il müdürlüğü tarafından askıda ilan ve internet aracılığı ile 10 takvim günü görüşe açılır. Bakanlıkça proje ile ilgili karar alma sürecinde bu görüşler de değerlendirilir. Nihayetinde Bakanlık tarafından “ÇED Olumlu” ya da “ÇED Olumsuz” kararı verilir.

“ÇED Olumlu” Kararı

Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu hakkında komisyonunca yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak, projenin çevre üzerindeki olumsuz etkilerinin, alınacak önlemler sonucu ilgili mevzuat ve bilimsel esaslara göre kabul edilebilir düzeylerde olduğunun saptanması üzerine gerçekleşmesinde sakınca görülmediğini belirten karardır.

“ÇED Olumsuz” Kararı

Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu hakkında komisyonunca yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak, projenin çevre üzerindeki olumsuz etkileri sebebiyle uygulanmasında sakınca görüldüğünü belirten karardır.

Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu Alınması Yapılacak Değerlendirme Sonucu Belirlenecek Projelerde Süreç Nasıl İşler?

Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin 15. maddesi uyarınca ÇED raporu alınması, yapılacak değerlendirme neticesinde belirlenecek olan projelerde yürütülecek usul yönetmeliğin 16. ve 17. maddelerinde belirtilmektedir.

Buna göre yönetmeliğin 16. maddesi uyarınca madde 15.’de belirtilen projelerden birinin sahibi olan başvurucu tarafından vekâleten yetkilendirilen ve Bakanlıkça yeterlik verilmiş olan kurum/kuruluşlar tarafından; Ek-4’te yer alan formata göre proje tanıtım dosyası hazırlanır.

Formata uygun hazırlandığı tespit edilen ve ÇED inceleme ve değerlendirme süreci başlatılan projelerde; Bakanlık tarafından yeterli görülmesi halinde direkt olarak ÇED inceleme ve değerlendirme sürecinde karar aşamasına gelinebileceği gibi Bakanlık tarafından gerekli görülmesi halinde, dosyadaki bilgiler dikkate alınarak ilgili kurum/kuruluşlardan yazılı görüş istenebilir veya ilgili kurum/kuruluşlarla toplantı düzenlenerek akabinde bir karar verilebilir. Bu sürecin sonunda Bakanlık tarafından “ÇED Gereklidir” ya da “ÇED Gerekli Değildir” Kararı verilir.

“ÇED Gerekli Değildir” Kararı

Bakanlık tarafından, yapılması planlanan projenin çevresel bir etkisi bulunmadığına karar verilmez ise bu proje için bir ÇED Raporunun düzenlenmesi gerekmediğine ilişkin karardır.

“ÇED Gereklidir” Kararı

Bakanlık tarafından, yapılması planlanan projenin çevreye bir etkisi olabileceği öngörüsüyle ilgili etkinin araştırılması için ÇED Raporu düzenlenmesine ihtiyaç duyulduğuna ilişkin karardır.

Burada Bakanlığın vereceği “ÇED Gereklidir” Kararının akabinde yukarıda anlatılan yönetmeliğin 7. vd. maddelerinde belirtilen usuller yürütülerek bir ÇED Raporu alınması gerekecektir.

Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporunun Hukuki Niteliği Nedir?

Çevresel etki değerlendirme, idari bir işlem niteliğinde olan kamu hukukuna tabi bir rapordur. Bu rapor sonucundan verilen nihai karar bir “idari işlem” niteliğindedir. ÇED sürecinin başlatılmasına ve sona erdirilmesine ilişkin idari işlemler, çerçevesi ÇED yönetmeliği ile belirlenmek üzere, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yerine getirilmektedir.

ÇED raporu alınması gereken işlemler, nitelikleri bakımından “zincir işlem” sayılır. Bu sebeple belirtilen işlemlerin nihai ÇED kararı ortaya çıkıncaya kadar belirli süreklilik ve devamlılık içinde birbirini izlemesi gerekir. Sadece nihai karara karşı dava açma imkânı mevcuttur. Ancak bu davada nihai işlemi oluşturan diğer zincir işlemlerde herhangi bir hukuka aykırılık olması durumunda bu husus iptal gerekçesi yapılabilir.

ÇED Kararları ivedi yargılama usulüne tabi olduğu için bu kararlara karsı iptal davası açma süresi 30 gündür.

ÇED Kararına Aykırı Davranılırsa Ne Tür İdari Yaptırımlar İle Karşılaşılabilir?

Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin 19. maddesinin 1. fıkrasının “a” bendi uyarınca “ÇED Olumlu” kararı alınmadan başlanan faaliyetler Bakanlıkça veya Bakanlığın yazılı talimatı ile doğrudan il müdürlüğü tarafından, “ÇED Gerekli Değildir” kararı alınmadan başlanan faaliyetler ise vali tarafından süre verilmeksizin durdurulur. “ÇED Olumlu” ya da “ÇED Gerekli Değildir” kararı alınmadıkça yatırıma ilişkin durdurma kararı kaldırılmaz. “ÇED Olumlu” ya da “ÇED Gerekli Değildir” kararı alınmaz ise, yatırımcı faaliyet alanını eski haline getirmekle yükümlüdür.

2872 sayılı Çevre Kanun’unun 15. maddesi uyarınca; ÇED İncelemesi yapılmaksızın başlanan faaliyetler Bakanlıkça, proje tanıtım dosyası hazırlamaksızın başlanan faaliyetler ise mahallin en büyük mülki amiri tarafından süre verilmeksizin durdurulur. Dolayısıyla idari karar olmadan başlanan projeler hakkında proje bedelinin %2’si oranında idari para cezası verilir.

Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin 19. maddesinin 1. Fıkrasının “b” bendi uyarınca ise “ÇED Olumlu” kararı ya da “ÇED Gerekli Değildir” kararı verildikten sonra, proje sahibi tarafından nihai ÇED raporu veya proje tanıtım dosyasında taahhüt edilen hususlara uyulmadığının tespit edilmesi durumunda söz konusu taahhütlere uyulması için projeyle ilgili Bakanlıkça/il müdürlüğünce bir defaya mahsus olmak üzere ve bir yılı aşmamak üzere süre verilebilir. Bu süre sonunda taahhüt edilen hususlara uyulmaz ise yatırım durdurulur. Yükümlülükler yerine getirilmedikçe durdurma kararı kaldırılmaz. Ayrıca, ÇED sürecinde verdikleri taahhütnameye aykırı davrananlara her bir ihlal için 10.000 TL idari para cezası verilir.

Yine, 2872 sayılı Çevre Kanun’unun 12. maddede öngörülen bildirim ve bilgi verme yükümlülüğünü yerine getirmeyenlere 6.000 TL idari para cezası verilir.

Sonuç olarak, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu, projelerin çevreye olan etkilerini önceden analiz ederek sürdürülebilir kalkınma hedeflerine uyum sağlamada kritik bir rol oynar. Çevre dostu uygulamaları teşvik eder ve doğal kaynakların korunmasına katkıda bulunur.


Kaynakça

  • ALICA, P. D. (tarih yok). Bir İdari İşlem Olarak Uygulamada ve Yargı Kararlarında ÇED. 2 18, 2023 tarihinde Barolar Birliği.
  • ÖZLÜER, I. Ö. (tarih yok). PARİS ANLAŞMASI SONRASINDA “ÇED KAPSAM DIŞI DEĞERLENDİRME” KARARLARI VE ÇEVRESEL KOLLUK FAALİYETLERİNİN İKLİM HUKUKU AÇISINDAN NİTELİĞİ.
  • OLCAY, S., 2021, İdare Hukuku Boyutuyla Çevresesl Etki Değerlendirmesi, Ankara, Seçkin Yayıncılık, Birinci Baskı.

Referanslar

  • [1] Suphan Olcay, İdare Hukuku Boyutuyla Çevresesl Etki Değerlendirmesi, Ankara, Seçkin Yayıncılık, Birinci Baskı, 2021, s. 48.