Anayasa Mahkemesi’nin Eşitlik ve Adil Yargılanma Hakkına İlişkin Kararı
Yazar: MGC LEGAL
2019/10802 Başvuru Numaralı, 7/12/2022 Tarihli Anayasa Mahkemesi Kararı T.C. Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.
Başvurucu İbrahim Yıldırım; aynı iş yerinde çalışan diğer işçiler ile aynı zamanda açtıkları davalarda mahkemece verilen aynı kararla ilgili olarak Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin farklı uygulama yapmak suretiyle aynı maddi olaya dair gerekçesiz olarak farklı karar vermesinin eşitlik ilkesini zedelediğini, hukuk devletinin temel ilkelerinden birinin hukuk güvenliği ilkesi olduğunu belirterek Anayasası’nın 36. maddesindeki “ilke ve haklarının ihlal edildiği“ni ileri sürmüştür.
Başvurucu, 28/6/2011 ile 15/2/2014 tarihleri arasında iki dönem halinde, A Dijital Elektrik Telekomünikasyon Uydu Sistemleri inşaat Dekor Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’de aşçı olarak çalışmıştır.
Başvurucu, iş akdinin haksız yere feshedildiğini ileri sürerek işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesi istemiyle 26/2/2014 tarihinde dava açmıştır. Başvurucu, dava dilekçesinde davalı olarak Krea A.Ş.’nin emir ve talimatları doğrultusunda çalıştığı gerekçesiyle, Krea A.Ş.’yi ve A Dijital Şti.’yi göstermiştir.
Aralarında asıl – alt iş veren ilişkisi olduğunu belirtmiştir. İlk derece mahkemesi asıl işveren – alt işverenlik ilişkisinin en önemli unsuru olan asıl işverene ait iş yerinde çalışma olgusunun gerçekleşmediği, davalı Krea A.Ş. ile A Dijital Şti. arasında asıl işveren – alt işverenlik ilişkisinin bulunmadığını belirterek başvurucunun Krea A.Ş.’ye karşı açtığı davayı husumet yokluğu nedeniyle reddetmiş, diğer davalıya karşı açılan davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Başvurucu kararı temyiz etmiş ve davanın husumet yönünden reddedilmesinin hatalı olduğunu, davalı iki şirket arasında asıl işveren ve alt işveren ilişkisinin bulunduğunu, nitekim Anadolu 9. İş Mahkemesinin benzer dosyalarda asıl işveren ve alt işveren ilişkisini kabul ettiği yönünde kararlar verdiğini ve Yargıtay 9. Hukuk dairesinin ise söz konusu hükümleri onadığını belirtmiştir. Yargıtay 9. Hukuk dairesi ise ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğunu belirterek kararı onamıştır.
Anayasa Mahkemesi, başvurucunun kendisi ile aynı durumda olan ve aynı iş yerinde çalışan işçilerin açtığı davalarda aynı maddi vakaya ilişkin olarak tamamen aksi yönde değerlendirmede bulunan Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin, başvurucunun itirazı ile ilgili olarak kararında herhangi bir açıklamada bulunmadığından bahisle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan hakkaniyete uygun yargılanma hakkının ihlal edildiğine aynı zamanda yargılamanın 4 yıl 11 ay 26 gün sürdüğünden bahisle yine Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.
